Masajlarda Kullanılan Ürünler

Spa vücut bakımlarında kullanılan kişiye özel bakım Ürünleri ve faydaları:

– Kese ve çeşitleri kullanım alanı ve faydaları;

Hamam ve banyolarımızın vazgeçilmezi kese cilt güzelliğinin bir numaralı ürünüdür. Vücutta kan dolaşımını kolaylaştırarak insana rahatlık verip cildi ölü derilerden arındırmaktadır. Bunun gibi birçok faydası vardır.

Osmanlı´dan günümüze kadar ulaşan hamam keselerinin birçok faydası bulunmaktadır. Ki sadece kese yapmak bizim ülkemizde değil tüm dünyada kullanılmaya başlanmıştır.

Kese Nasıl Yapılır ve Ne Sıklıkla Yapılmalı?

Banyonuzu dayanabileceğiniz en yüksek su sıcaklığına getirin. Sonrasında vücudunuzu sabunla yıkayın ve iyice durulayın. Durulama bittikten sonra sıcak suyla birlikte yumuşayan cildinize kese uygulayın. Kese uygulaması yapıldıktan sonra yine sabun ile vücudunuzu temizleyip durulayın. Bu işlemi 10 günde ya da ayda bir yaptığınız taktirde vücudunuzdaki değişime inanamayacaksınız.

Kese Kullanımında Nelere Dikkat Edilmeli?

Hamam, sauna, spa kullanıyorsanız çok iyi terlemeye özen göstermelisiniz.
Hızlı bir şekilde direk el veya sabun benzeri ürünle vücutta yağı giderecek bir işlem yapılmalıdır.
Kesenin vücuttan çıkarttığı ölü deri tabakası ve kirli sabunu ılık suyla durulamalısınız.
Keseniz size özeldir. Başkasının kesesini kullanmamanız gerekir.

Kese Yapmanın Yararları

* Kendinizi huzurlu hissetmenizi sağlar.
* Kan dolaşımını hızlandırır ve hücrelerin çoğalıp yenilenmesine yardımcı olur.
* Cildinizi ölü derilerden arındırır. Bu nedenle batık oluşumunu engellemeye yardımcı olur.
* Bağışıklık sistemine katkı sağlar.
* Selülitleri gidermede yardımcı olur.
* Vücutta akne oluşmasını engeller.
* Cildiniz yağlı ise kese sayesinde yağ salgınından arınır ve cildinizin yağlanmasının önüne geçer.
* Pürüzsüz bacaklara kavuşmanızı sağlar.
* Hücreleri yeniler.
* Ciltteki gözenekleri açar.

     – Köpük Torbası kullanım alanı ve özellikleri;

Genellikle Hamamlarda profesyonel kişiler tarafında yapılan masajlarda vazgeçilmez bir temizlik aracıdır.

Geçmişten günümüze hamam geleneğinde önemli bir yer tutan kese, vücudun ölü deriden arınıp temizlenmesi ve vücudu rahatlatmak için yapılan bir tür temizlik yöntemidir.

Köpük Torbası ile yapılan bol köpük ile Kese sonrası vücutta biriken kirin ve Yağ Masajı sonrasında vücuttaki yağın temizlenmesini sağlayan köpük işlemi aynı zamanda vücuda ferahlık da verir.

     – Beyaz sabun kullanım alanı ve özellikleri;

Doğal sabun çeşitleri ve özellikleri nelerdir?

Ciltteki yağlanmayı, sivilceleri, sarkmaları ve kırışıklıkları gidermekte etkili olduğu düşünülen doğal sabunlar, son yıllarda oldukça tercih edilmeye başlandı. Peki doğal sabun çeşitleri nelerdir? Doğal sabunlar, cilde ne gibi faydalar sağlar?

Doğal sabunlar; ciltteki yağlanmayı, sivilceleri, sarkmaları ve kırışıklıkları gidermekte çok faydalı olmaktadır. Uzmanlara, hekimlerinize danışarak doğal olarak ciltteki problemlere uygun bir sabun tercih etmek en sağlıklısıdır.

Doğal Sabun Çeşitleri;

Sarı Bıttım Sabunu; saçlarda oluşan kepeği ve dökülmeleri önlemektedir. Saçı besler. Gözeneklerin temizlenmesini ve varis oluşumlarının rahatlamasını sağlar.

Bıttım Sabunu; antiseptik özelliği bulunmasından dolayı meydana gelen deri rahatsızlıklarının tedavisinde oldukça etkilidir. Varislerin rahatlamasını sağlar ve vücudu rahatlatmaktadır.

Yeşil Menengiç Sabunu; saçı besler

Yeşil Defne Sabunu; kırılmış ve yıpranmış saçları besleyerek güçlendirir. Zayıf ve ince telli saçların sağlıklı olmasını sağlar.

Isırgan Otu Sabunu; içeriğinde yüksek oranda C vitamini ve organik asitler bulunmasından dolayı hücre yenilemesine yarar sağlamaktadır. Ayrıca ciltte meydana gelen egzama, sedef gibi rahatsızlıkları; vücut ısısını dengelediği için oluşmasını engellemektedir.

Üzüm Çekirdeği Sabunu; kılcal damarların onarılmasını sağlayarak vücudun diri ve zinde kalmasını sağlamaktadır. Ayrıca kan dolaşımını hızlandırarak selülit oluşumunu engellemektedir.

Zeytinyağı Sabunu; besleyici ve nemlendirici etkisi sayesinde cildin yumuşak ve taze kalmasını sağlamaktadır. Cildin günlük temizliği için rahatlıkla kullanılabilen bir sabundur. Saç derisini içeriğinde bulunan E vitamini sayesinde besler ve parlaklık verir.

Papatya Sabunu; iltihap giderici etkisi sayesinde ciltte meydana gelen akne oluşumlarını tedavi etmektedir. Bunun dışında içeriğinde bulunan etkin maddeler sayesinde cildin canlanmasını ve doğal parlaklığını kazanmasını sağlamaktadır. Cildinizi papatya sabunu ile yıkayarak yaklaşık 2 dakika sonra durulamanız halinde cildinizin ferahlamasını sağlayacaktır.

Yosun Sabunu; selülit oluşumunun önlenmesinde ve giderilmesinde etkili bir sabundur. Cildi zinde tutarak, sağlıklı olmasını sağlamaktadır. Yağlı ciltler için özellikle tavsiye edilmektedir. Sivilce oluşumuna da faydalı olmaktadır.

Menekşe Sabunu; saç bakımı için son derece faydalı bir sabundur. Kuru saçların derinlemesine nemlendirmektedir. Cilt problemleri bulunan kişiler için tavsiye edilmektedir. Cildi derinlemesine temizleyerek, lekelerin ve sivilcelerin giderilmesini sağlamaktadır. Cildi nemlendirir, parlaklık verir ve canlandırır.

Nane Sabunu; vücudu ferahlatmaktadır. Hamile bayanların göğüslerini bu sabun ile yıkayarak masaj yapmaları sonucu sütlerini artırdığı bilinmektedir.

Gül Sabunu; cildin yorgunluğunu alarak yumuşamasını sağlamaktadır. Göz altında oluşan morlukların giderilmesini sağlamaktadır.

Tarçın sabunu; sinirleri sakinleştirir, kasları yumuşatır ve vücudu rahatlatır. Aşırı terlemeyi önlemektedir. Cilde ve saça doğal parlaklığını geri kazandırmaktadır. Ciltte meydana gelen yara ve çatlakların tedavisinde yararlıdır. Düzenli ve uzun süreli kullanımlarda dudakları dolgunlaştırmaktadır.

Vanilya Sabunu; cildi besleyerek, rahatlamasını, parlaklığını ve yumuşaklığını geri kazandırır. Uyarıcı etkisinden dolayı stresi vücuttan uzaklaştırmaktadır. Antiseptik içeriği nedeniyle mikropları temizler.

Adaçayı Sabunu; cildin elastikiyetinin artmasını ve hücre yenilenmesini sağlamaktadır. Cildi derinlemesine temizlemektedir. Antiseptik, antibakteriyel ve antiselüloit içeriğe sahiptir. Cildi sıkılaştırmaktadır. Sivilce ve akne oluşumunu tedavi etmektedir. Yaraların iyileşmesini, kepek oluşumunu gidermeyi ve kan dolaşımını hızlandırıcı faydası bulunmaktadır. Kas ağrılarının giderilmesinde de yararlıdır.

Kükürt Sabunu; yağlı ciltler için ideal bir sabundur. Fazla yağlanmayı gidererek, akne ve sivilce oluşumunu hafifletmektedir. Ciltte biriken ölü hücreleri derinlemesine temizleyerek, pürüzsüz bir cilde kavuşmanızı sağlamaktadır. Cilt tonunu dengelemektedir.

Salyangoz Sabunu; içeriğinde bulunan allatoin sayesinde hücre yenilenmesini hızlandırmaktadır. Ayrıca cildin yaşlanmasına sebep olan serbest radikaller ile savaşarak cildin genç, canlı ve yumuşak kalmasını sağlamaktadır.

Jojoba Sabunu; E vitamini açısından zengin olan jojoba bitkisinde elde edilerek üretilmektedir. Cildi derinlemesine nemlendirerek, yumuşamasını sağlamaktadır. Saç dökülmesine, derinin kuruyarak dökülmesine, kırışıklıklara ve sivilce oluşumunu engelleme de büyük faydası bulunmaktadır.

Kayısı Sabunu; yüksek oranda nemlendirici ve canlılık verici özelliği bulunmaktadır. İçerisinde bulunan A vitamini sayesinde hücreleri yeniler; cildinize doğal parlaklık, yumuşaklık ve parlaklık kazandırır. Saç dökülmelerine ve kepek oluşumunu engeller. Tüm cilt problemlerine karşı faydalıdır. Cilt hücrelerini besler ve cildin ideal nem oranını ayarlar.

Bal Sabunu; yorgunluk nedeniyle oluşan ölü hücrelerin temizlenmesini ve hücrelerin yenilenmesini sağlamaktadır. İçeriğinde bulunan arı sütü ve bal özü sayesinde cildi derinlemesine nemlendirerek ipeksi yumuşaklık kazandırmaktadır.

Ardıç Sabunu; içeriğinde bulunan ardıç katranı yağı ile ciltte oluşan mantar, egzama, sedef rahatsızlıklarına ve cilt kaşıntılarına fayda sağlamaktadır. Saç dökülmelerinde ve kepek oluşumlarında da oldukça etkili olmaktadır.

Kullanım öncesi hekiminizin ve doktorunuzun onayını alınız

     – Ayak törpüsü kullanım alanı ve özellikleri

Ayak Törpüsü Nedir, Ne İşe Yarar?

Gün içerisinde aktif bir işte çalışıyor veya sürekli hareket ettiğiniz bir hayat yaşıyorsanız, ayaklarınız en çok yorulan ve yıpranan bölgelerin başında gelir. Yorgun ve yıpranmış ayaklar ise zamanla kuruma, topuklarda çatlama ve nasır gibi problemler oluşmasına neden olur. Bu problemleri yaşamamak adına ayak bakımına dikkat etmek ve ayak törpüsü kullanmak gerekir. Peki, ayak törpüsü tam olarak nedir ve ne işe yarar?

Ayaklardaki çatlama, nasır ve kuruma gibi sorunlar zamanla hayat kalitenizi olumsuz olarak etkilemeye başlar. Ayrıca bakımsız ayaklar estetik açıdan da kötü bir görüntüye neden olur. Bu nedenle düzenli ayak bakımı yapmak ve ayak törpüsü kullanmak gerekir. Pedikür araçlarından biri olan ayak törpüsünü yaşam alanınızda rahatlıkla kullanabilirsiniz.

Topuklarda, ayak tabanlarında ve ayak başparmaklarının kenarlarında zamanla oluşan sertleşme ve kuruma, daha büyük sorunlara neden olabilir.

Ayak törpüsü, ayaklarda oluşan sertleşmeyi gidermek için kullanılan bir bakım aracıdır. Tabanlarda kuruma ve sertleşme için ayak törpüsünü kullanabilirsiniz. Bu sayede ayaklarınız yumuşaklık kazanır ve daha sağlıklı olur.

Ayak törpüsünü düzenli kullanmak oldukça önemlidir. Çünkü zamanla oluşan sertleşme hemen geçmeyecektir. Ayrıca törpü kullanımını bıraktığınız zaman aynı şartlar altında sertleşme yeniden oluşacaktır. Bu nedenle düzenli ayak törpüsü kullanımı yapmanız gerekir. Ek olarak ayaklarınızın pürüzlü görünüme sahip olan bölgelerinde de ayak törpüsünü kullanabilirsiniz.

Ayak tabanlarında oluşan sertleşmelerin nedenleri farklıdır. Uzun yürüyüşler, dar gelen ayakkabılar, çorapsız ayakkabı giymek gibi nedenlerle sertleşme oluşabilir. Ayrıca ayakların nemsiz kalması ve yeterli hijyenin sağlanmamasın da ayak sağlığını riske atan diğer durumlar olarak
Törpüleme işlemi sonrasında ayak deriniz yumuşayacak ve ayak sağlığınız için iyi bir adım atmış olacaksınız. Ancak bu işlem sonrasında tüm sorunların hemen geçeceğiniz varsaymanız, büyük bir yanılsama olur.

Sertleşen ayak derisi yaptığınız işlemle iyice yumuşar ve varsa nasır oluşumları yavaştan dökülmeye başlar. İşte işlem sonrasında nemlendirme ve düzenli bakım yapma oldukça önemlidir. Ayak törpüsü işlemi sonrasında;

Ayaklarınızı nemlendirici özelliği yüksek olan ayak bakım kremi ile nemlendirmeniz gerekir.

Kremle birlikte esansiyel yağlar kullanabilirsiniz. Uçucu yağlar, cildin ihtiyacı olan vitamin ve mineralleri karşılaması için oldukça önemlidir.

    

     – Avakado cilt maskesi kullanım alanı ve  faydaları;

Avokado, gerek meyve olarak tüketildiğinde gerekse cilde maske olarak kullanıldığında bebeksi bir görünüme ulaşabilirsiniz. Bu meyveyi, dilerseniz sade olarak cildinize uygulayabilir, dilerseniz de farklı meyve ve ürünler ile karıştırıp cildinize uygulayabilirsiniz. Burada maske tercihinde bulunmadan önce cilt yapınızı iyi bilmeniz gerekir.

Örneğin; kuru bir cilt ve deri yapısına sahipseniz, avokado meyvesini bal ile karıştırıp kullanabilirsiniz. Böylece cildiniz nemleneceği gibi tazelikte kazanacaktır. Avokado güzellik sırları sadece bunlardan ibarette değildir. Eğer yağlı bir cilt yapısına sahipseniz, karbonat ya da Türk kahvesi ile maske yapabilirsiniz. Karbonat cilt yağlarınızı emerken, ölü hücrelerden de arınmanıza yardımcı olur. Avokado ise hücreleri besleyerek cildinize tazelik ve ferahlık kazandıracaktır.

Örneğin sigara ve alkol tüketimi yapan kimselerin düzenli olarak avokado maskesi yaptığında bu zararlı maddelerin tahribatının en aza indiğini görebilirsiniz.

  • Göz çevresinde bulunan kırışıklıkların giderilmesi için avokado maskesi oldukça etkilidir.
  • Doğal olduğu için, hamilelik döneminde hamilelik lekelerine karşı kullanılması uygundur.
  • Bununla birlikte cildinde güneş lekesi, kahverengi gibi koyu lekelerin de önüne geçer.
  • Mat ve soluk ciltlerin canlanmasına ve parlamasına yardımcı olur.
  • Kış mevsiminde yapılan avokado maskesi, soğuk ve rüzgarlı havanın yol açtığı kuru ve çatlamış cildin onarılmasına yardımcı olduğu gibi kuru ve yıpranmış saçlara da canlılık ve parlaklık kazandırır.
  • Avokado maskesi cildi derinlemesine nemlendirir.
  • Sivilce ve akne tedavisinde doğal bir alternatif olarak tercih edilen avokado maskesi, cildi besler ve hücre yenilenmesini destekleyerek sivilcelerin yok edilmesinde etkili olur.
  • Cildi sıkılaştırır ve pürüzsüz bir görünüme kavuşturur.
 

        – Çin kupası kullanım alanı ve faydaları

Bardak çekme, kupa çekme olarak bilinen kupa terapisi, küçük bir kabın kullanımıyla cildin yüzeyine vakum oluşturularak yapılan geleneksel bir tedavi şeklidir. Nispeten ucuzdur ve invaziv (girişimsel) değildir. Günümüzde kupa terapisi, akupunktur noktalarına uygulanmaktadır.

Genelde geleneksel Çin Tıbbı ile ilişkilendirilmesine rağmen, kupa terapisi yüzyıllar boyunca ayurveda tıbbında, Arap tıbbında (El-Hijama), Mısır, Antik Yunan ve Roma şifa uygulamalarında kullanılmıştır.

Kupa terapisinin ilk kayıtlarından biri, Han Hanedanlığı’nın mezarı içinde bulunan eski bir kitap olan Bo Shu’da bulunmuştur. Batı tıbbının öncüleri sayılan Galen ve Hippocrates de kupa terapisini kullanmış ve teşvik etmiştir.

Kupa terapisi, kan akışını harekete geçirmek için kısmi bir vakum oluşturmak amacıyla ısıtılmış bir kapağın deriye uygulanmasıyla olur.

Günümüzde artık cam bardaklar kullanılmaktadır, ancak daha eski zamanlarda bambu, metal veya topraktan yapılmış bardaklar yaygın olarak kullanılmaktaydı.

Vakum, alkole batırılmış ve tutuşturulmuş bir pamuklu çubuğun bir kaba sokularak kabın ısıtılması ve içindeki oksijenin alınmasıyla cilde hızlıca kapatılır. Kupa cilde uygulanır (genellikle sırt ve omuzlar üzerinde) ve kupa soğurken bir vakum oluşur. Bir bakımdan, kupa terapisinin etki mekanizmaları 

Bardak çekme, kupa çekme olarak bilinen kupa terapisi, küçük bir kabın kullanımıyla cildin yüzeyine vakum oluşturularak yapılan geleneksel bir tedavi şeklidir. Nispeten ucuzdur ve invaziv (girişimsel) değildir. Günümüzde kupa terapisi, akupunktur noktalarına uygulanmaktadır.

Genelde geleneksel Çin Tıbbı ile ilişkilendirilmesine rağmen, kupa terapisi yüzyıllar boyunca ayurveda tıbbında, Arap tıbbında (El-Hijama), Mısır, Antik Yunan ve Roma şifa uygulamalarında kullanılmıştır.

Kupa terapisinin ilk kayıtlarından biri, Han Hanedanlığı’nın mezarı içinde bulunan eski bir kitap olan Bo Shu’da bulunmuştur. Batı tıbbının öncüleri sayılan Galen ve Hippocrates de kupa terapisini kullanmış ve teşvik etmiştir.

Kupa terapisi, kan akışını harekete geçirmek için kısmi bir vakum oluşturmak amacıyla ısıtılmış bir kapağın deriye uygulanmasıyla olur.

Günümüzde artık cam bardaklar kullanılmaktadır, ancak daha eski zamanlarda bambu, metal veya topraktan yapılmış bardaklar yaygın olarak kullanılmaktaydı.

Vakum, alkole batırılmış ve tutuşturulmuş bir pamuklu çubuğun bir kaba sokularak kabın ısıtılması ve içindeki oksijenin alınmasıyla cilde hızlıca kapatılır. Kupa cilde uygulanır (genellikle sırt ve omuzlar üzerinde) ve kupa soğurken bir vakum oluşur. Bir bakımdan, kupa terapisinin etki mekanizmaları akupunktur ile örtüşmektedir.

ile örtüşmektedir.